fbpx

Gebeliklerim Düşükle Sonlanıyor. Çocuğum Olacak Mı? Tekrarlayan Düşükler Nasıl Engellenebilir?

Tekrarlayan düşükler jinekolojide en dramatik problemlerin başında gelmektedir. Olayın tıbbi yönü kadar moral ve psikolojik yönü de vardır ve çifti özellikle de kadını çok etkilemektedir. Hatta kadın tekrar düşük olacağı korkusu ile gebe kalmaktan bile korkar hale gelmektedir.
Tekrarlayan düşük dediğimizde en az iki kez düşük kastedilmektedir. Düşük erken dönemde genellikle olmaktadır, gebeliğin ilk 3 aylık dönemini işaret etmektedir. Bu henüz gebelik kesesi görülmeden olmuş ise buna kimyasal gebelik adı verilir. Aslında 20. hafta öncesi olan tüm gebelik kayıplarını düşük olarak ifade ederiz. Fakat 12. haftadan sonra olan düşüklerde daha ziyade annenin rahim ağzı yetmezlikleri sebep olarak düşünülebilir ya da yine rahim anomalileri rol oynayabilir.
Tekrarlayan düşüğü olan bir çifti değerlendirirken annenin yaşı, akraba evliliği, annenin yumurtalık kapasitesi ve gebelik kayıplarının haftaları ile daha önce yaşayan çocuklarının olup olmadığı göz önüne alınmalıdır. Kadının muayenesi  sonrası kadının rahim filmi ile hormon testleri, pıhtılaşmaya yönelik testleri ve yine şeker, tiroid ve romatolojik bir hastalığı olup olmadığı kan testleri ile araştırılmalıdır. Kadın ve erkekten genetik testler istenmeli ve kromozomlarda bir problem varsa ortaya konulmalıdır.
Rahim filmini iyi değerlendirmek önemlidir. Rahimin iç yapısında perde, polip veya myom gibi rahim iç boşluğunu bozan bir patoloji var mı değerlendirilmelidir. Yine rahim şekil bozukluğu özellikle T şekilli rahim varlığı önemlidir. Rahim filmi ile tüplerde herhangi bir sıvı birikimi var mı, tüplerde patoloji var mı değerlendirilmelidir. Tüplerdeki kısmı tıkanıklıklar veya hidrosalpenks dediğimiz sıvı birikimi de gebeliklerin bozulmasına sebep olabilir. Bu gibi şüpheler olduğunda rahim içerisini değerlendirmek için histeroskopi dediğimiz endoskopik işlem ile bu patolojiler varsa görür ve aynı anda tedavi edebiliriz. Yine daha önceki düşüklere bağlı yapılan küretajlar sonrası rahim içerisinde yapışıklık olabilir ve bu durumda gebe kalamama ya da gebelik olursa düşükle sonlanma gelişebilir. Rahim içi yapışıklıkların tedavisi de histeroskopi ile yapılmaktadır, zaman zaman çok yoğun yapışıklık varsa birden fazla kere histeroskopi yapmak gerekebilir. Yine tüplerde patoloji tespit edilmiş ise, hidrosakpenks gibi, göbekten kamera ile girilerek yapılan endoskopik bir işlem olan laparoskopi ile değerlendirme yapılması tavsiye edilir, aynı seansta patoloji varsa tüpdeki yapışıklık açılabilir ya da tüpde hasar fazla ise tüp çıkarılabilir.
Zaman zaman kadındaki hormonal problemler tekrarlayan düşüklere sebep olabilir. Kadının aşırı kilolu olması düşüklere zemin hazırlar. Tiroid bozuklukları, farkedilmemiş şeker hastalığı, polikistik over hastalığı tekrarlayan düşüklere sebep olabilir ve tedavisi düzenlendikten sonra sağlıklı bir gebelik geçirmek mümkündür. Yine kadının farkedilmemiş romatolojik ya da pıhtılaşma sistemi ile ilgili hastalıkları olabilir. Bu gibi değerlendirmeler ile hastanın o ana kadar bilmediği bir hastalığı ortaya çıkarılabilir. Dolayısıyla yeni bir gebelik öncesi ayrıntılı değerlendirme yapılması hem olabilecek bir hastalığı ortaya çıkarabilir hem de yeni gebeliğin sağlıkla zamanına ulaşmasını sağlar.
Tekrarlayan düşüklerde erkekler için de bazı testler yapılabilir. DNA hasar testleri bunlardan birisidir. Özellikle sigara içen erkeklerde sigaranın bırakılması hararetle tavsiye edilir. Dengeli beslenme ve varsa aşırı kilonun verilmesi faydalı olabilir.
Anne ve baba adayının yapılan genetik testlerinde bazen genetik kusurlar tespit edilebilir. Translokasyon dediğimiz genetik kusurlarda tekrarlayan gebelik kayıpları olabilir. Bu durumda tüp bebek tedavisi uygulanması ve oluşan embryoların genetik olarak incelenmesi sonrası normal embryonun seçilerek rahime verilmesi ile sağlıklı bir gebelik elde edilecektir.
Özetle tekrarlayan düşükleri olan bir çifti ayrıntılı değerlendirmek şarttır. Kadının muayenesi, rahim filmi ve kan testleri yapılmalıdır. Erkekte sperm analizi iyi bir laboratuarda yapılmalıdır. Genellikle psikolojik olarak çok zorlayıcı bir problem olmakla birlikte bu çiftlerin %40-60’ı sağlıklı bir gebelik elde edebilmektedir. Psikolojik olarak çifti özellikle kadını desteklemek ve olumlu telkinde bulunmak faydalıdır. Ancak ayrıntılı değerlendirme yapmadan, muhtemel sebepleri araştırmadan yeni bir gebelik oluşmasına müsaade edilmemelidir. Her gebelik kaybı ve sonrasında yapılacak bir küretaj rahim iç tabakası olan endometriuma zarar verme riski taşımaktadır.

Prof. Dr. Banu Kumbak Aygün

Dr. Aygün, 1972 İstanbul doğumludur. İstanbul Medipol Üniversitesi tüp bebek merkezi kurucusu, İstanbul Aydın Üniversitesi Hastanesi tüp bebek merkezi sorumlusudur. Türkiye'nin en iyi tüp bebek doktorları ilk 10 içerisinde gösterilmektedir.
5 1 oy
Genel Skor
Abone ol
Bildir
guest
0 Yorum
Satır İçi Geri Bildirimler
Tüm yorumları görüntüle
Anasayfa
WhatsApp
Telefon
Ara
0
Soru sor, yorum yap.x
linkedin facebook pinterest youtube rss twitter instagram facebook-blank rss-blank linkedin-blank pinterest youtube twitter instagram